google.com, pub-7162523735140679, DIRECT, f08c47fec0942fa0

© Sütçüler'e Ayrıntılı Bir Bakış

Isparta Camiler

Isparta Camiler


Isparta Camiler

Ulu Camii
Isparta Çarşısı içerisinde bulunan Ulu Cami, kentin en eski camilerindendir. Sultan I. Murat döneminde yararlılıklar göstermiş olan, Isparta’nın ilk Subaşısı Kutlu Bey tarafından yaptırılmıştır. Camiden söz eden bir vakfiyeden öğrenildiğine göre 1429’da bu cami bulunuyordu. Caminin 1899 yılında onarımına gereksinim duyulmuş, çürüyen kısımlarının yenilenmesi için üst örtüsü açıldığında, tavanı taşıyan direklerin çürüdüğü görülmüş, bunun üzerine cami bütünü ile yıktırılmıştır. Sultan II. Abdülhamit’in tahta çıkışının 25.yılı anısına yeniden yapılması için çalışmalara başlanılmıştır. Caminin yapımına 1901 yılında Isparta mutasarrıfı Hüsnü Paşa’nın yardımıyla başlanmış, 1904 yılında tamamlanmıştır.1914 yılında deprem sonucu yıkılmış, yalnızca köfeki taşından yapılmış duvarlarından bir bölümü ayakta kalabilmiştir. Bunun üzerine halkın maddi yardımı ile 1922 yılında bugünkü Ulu Cami yapılmıştır. Caminin kitabesi bulunmamaktadır.

Yeniden yapılan Ulu Cami kuzey-güney doğrultusunda, dikdörtgen planlı, üzeri ortada merkezi bir kubbe, bu kubbenin dört yanında elips şekilde, köşelerde de birer küçük kubbe ile örtülmüştür. Kadınlar mahfilinin üzeri ise ortada elips, köşelerde iki yanında birer küçük kubbe ile örtülüdür. İç mekanda üst örtüyü taşıyan sütunlar birbirlerine sivri kemelerle bağlanmış ve bunların üzerine oturan pandantiflerde üst örtüye geçiş sağlamıştır. Ana kubbenin yuvarlak kasnağı üzerinde de sekiz pencere açılmıştır.

Hızırbey Camisi
Isparta Keçeci Mahallesi’nde bulunan Hızırbey Camisi’ni Hamidoğulları Devletinin kurucusu Feleküddin Dündar Bey’in ölümünden sonra yerine geçen oğlu Hızırbey 1312’de yaptırmıştır.
Isparta’nın en eski camilerinden biri olan Hızırbey Camisi kare planlı toprak damlı olarak yapılmıştır. Kesme ve moloz taş duvarlı caminin minaresi köfeki taşındandır. Caminin üst örtüsü 1881 yılında yıktırılmış, çatı biraz daha yükseltilmiş, 1887’de minaresi yenilenmiş, 1911 yılında bir onarım daha görmüştür. Cami son olarak Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından 1969 yılında bir kez daha onarılmıştır.

İplik Pazarı Camisi
Isparta İplik Pazarı’nda bulunan bu camiyi Ispartalı zenginlerden Abdi Ağa 1562 yılında yapımını başlatmış ve cami 1569 yılında tamamlanmıştır. Caminin bulunduğu yerde İplik Pazarı kurulduğundan ötürü de İplikçi Camii olarak tanınmıştır. Sonraki yıllarda camiye ilaveler yapan Ispartalı Sadrazam Halil Hamid Paşa’dan ötürü de Halil Hamid Paşa Camisi olarak da isimlendirilmiştir. Caminin ilk yapılışında binanın üstü tahta ile örtülmüş; ancak kurşun örtüsü olmadığından zamanla yıpranmış ve 1725 yılında onarılmıştır. Ayrıca 1782 yılında Sadrazam olan Halil Hamid Paşa tarafından caminin doğu ve batı tarafına birer yan bölüm eklenmiş, doğu yanına da köfeki taşından bir minare ve kitaplık yaptırılmıştır. Cami 1914 depreminde bütünüyle yıkılmış ve yerine bugünkü iki katlı cami yapılmıştır. Caminin önündeki şadırvanı onarım sırasında Sadrazam Halil Hamid Paşa yaptırmıştır. Şadırvan beş sütunun taşıdığı yüksek bir kubbe ile örtülmüştür. Bu kubbenin altında su haznesi bulunmaktadır. Çiçekli tunç kubbe İstanbul’da dökülerek buraya getirilmiştir.

Firdevs Paşa Camisi
Isparta Üzüm Pazarı civarında, Isparta’nın en eski camilerinden olan bu camiyi Kanuni Sultan Süleyman döneminde, Isparta Valisi Firdevs Paşa 1561 yılında yaptırmıştır.
Mimar Sinan’ın eserlerinin listesini veren Tezkiret-ül Bünyan, Tezkerat-ül Ebniye ve Tuhfet-ül Mimarin’de bu caminin ismi geçtiğinden Mimar Sinan’ın eseri olduğu anlaşılmaktadır. Sadrazam Halil Hamid Paşa (1736-1785) 1783 yılında camiyi onarmıştır. Bu onarım caminin özgün biçimini bozmamıştır. 1914 depreminden etkilenmiş, sütunları çatlamıştır.

Cami kare planlı ve tek kubbelidir. Kuzeyde beş kubbeli bir son cemaat yeri bulunmaktadır. Son cemaat yerinin kuzeybatı köşesinde köfeki taşından tek şerefeli bir minareye yer verilmiştir. Caminin kuzey cephesinde birbirlerine sivri kemerlerle bağlanmış altı mermer sütunun taşıdığı beş bölümlü bir son cemaat yeri vardır. Sütun başlıklarından iki yandakiler Türk üçgeni, diğer dördü de mukarnas süslemelidir. Bugün bunların araları camekanlarla örtülmüştür. Son cemaat yerinin üzeri ortadaki bölüm çapraz tonozlu, iki yanlardakiler pandantifli sekizgen kasnaklı kubbelerle örtülüdür.

Caminin kuzey cephesindeki son cemaat yerinden ibadet mekanına girilmektedir.Giriş kapısı üzerinde kitabe yeri olmasına rağmen buraya kitabe konulmamıştır. Giriş kapısının iki yanında pencereler ile batı ucunda minare girişi arasında mukarnaslı küçük bir mihrap yerleştirilmiştir. İbadet mekanı pandantifli bir kubbe ile örtülmüştür. İçerisi cephelerde on beş, kubbe eteğinde sekiz pencere ile aydınlanmaktadır. Düzgün kesme taşla inşa edilen yapının batı ve doğu cephelerinde altta ve üstte ikişer, güney cephesinde ise altta iki, üstte üç penceresi bulunmaktadır. İbadet mekanı toplam yirmi üç pencere ile aydınlatılmıştır. Bunlardan alt sıra pencereler düz lentolu, taş söveli dikdörtgen ve sivri kemerli alınlıklıdır. Üst sıra pencereler yine sivri kemerlidir.

Abdi Paşa Camisi
Isparta Kaymakkapı Meydanı yakınında, içerisindeki çinilerinden ötürü Çinili Camii olarak da tanınan bu cami, kitabesinden öğrenildiğine göre 1782-1783 yıllarında yapılmıştır. Caminin yapımından önce burada bulunan harap durumdaki “Kadı Mescidi” yıktırılmıştır. Cami kare planlı ahşap tavanlı ve kırma çatılıdır. Kuzeyinde son cemaat yeri bulunmaktadır. Son cemaat yeri yedi sütunlu sekiz bölüm halinde olup, üzeri ahşap tavanla örtülmüştür. Buradaki çatının ortasındaki üçgen alınlıklı bölümden ibadet mekanına girilmektedir. Girişin iki yanında birer mihrap ve altta dört, üstte de beş sivri kemerli pencere bulunmaktadır. Son cemaat yerinin cephesi XVIII.yüzyıl Kütahya çinileri ile kaplanmıştır. Bunun dışında kalan alanlar da bitkisel ve geometrik bezemeye yer verilmiştir. Son cemaatin batı ucuna da iki şerefeli kare kaideli yuvarlak gövdeli yer yer çini karolarla kaplı minare yerleştirilmiştir.

İbadet mekanı ahşap direklerle üç sahna ayrılmıştır. Bunlardan orta sahın diğerlerine göre daha geniş olup, kadınlar mahfelinden sonraki kısım ahşap tekne tavan, mihrap önü ile yan sahınlar ahşap düz tavanla örtülmüştür. Caminin doğu cephesinde altta üç, üstte dört; batı cephesinde altta üç, üstte beş; güney cephesinde ise altta dört üstte dört pencere ile ibadet mekanı aydınlatılmıştır. Caminin içerisi XVIII.yüzyıl Kütahya çinileri ile kaplanmıştır. Bu çinilerde beyaz zeminli olup üzerlerine mavi tonlarda çeşitli bitkisel bezeme yapılmıştır. Caminin 1914 depreminden sonra dökülen çinileri kısmen değiştirilmiştir.

Küçük Gökçeli Kırık Minare Camisi
Isparta Küçük Gökçeli’de bulunan bu cami yıkılmış ve yerine bugünkü küçük cami yapılmıştır. Günümüze gelebilen taş kaideli, kırmızı tuğladan silindirik gövdeli minaresi eskiden kalmıştır. Bu minareye dayanılarak caminin Anadolu Selçukluları döneminde XIII. yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Eski cami 1402 yılında Timur istilası sırasında tahrip olmuştur. Eski caminin yerine yapılan cami mimari yönden özellik taşımamaktadır. Kareye yakın dikdörtgen kaideli olup üzeri çatı ile örtülüdür. İçerisinde orijinal bezeme bulunmaktadır.

Sinan Camisi (Kurşunlu Camii) (Atabey)
Isparta Atabey ilçesinde bulunan Sinan Camisini Defterdar Burhanettin Paşa1591 yılında yaptırmıştır. Bu nedenle de camiye Burhanettin Paşa Camisi de denilmektedir. Caminin kitabesi günümüze gelememiştir.

Feyzullah Paşa Camisi ( Atabey)
Isparta Atabey ilçesinde Müftü Mahallesi’nde, Ertokuş Medresesi’nin tam karşısında bulunan Feyzullah Paşa Camisi’ni Feyzullah Paşa 1645-1648 yıllarında yaptırmıştır. Üzeri toprak damla örtülü bulunan cami zamanla harap olmuş ve 1924 yılında yıktırılarak bugünkü haliyle yeniden yaptırılmıştır. Bu sırda eski ahşap sütunları ve ahşap üzerine bezemeleri aynen kullanılmıştır. Tuğla minaresi de sağlam olduğundan orijinal şekliyle korunmuştur. Bununla beraber minarenin kürsü ile gövdesi arasındaki 1861 tarihli bir kitabede minarenin Mehmet Uşşaki tarafından onarıldığı yazılıdır.

Yılanlıoğlu Cami
Isparta Aksu ilçesi Yılanlı Köyü’ndeki Yılanlıoğlu Camisi’ni, Yılanlıoğlu Şeyh Ali 1809 yılında yaptırmıştır. Kesme ve moloz taştan yapılmış olan cami, dikdörtgen planlıdır. Üzeri ahşap bir çatılıdır. Son yıllarda onarılmış ve bu onarım sırasında üzeri kiremitli bir çatı ile örtülmüştür. Yapı mimari yönden herhangi bir özellik taşımamaktadır.

Hızırbey Camisi
Isparta Eğirdir ilçesindeki Hızırbey Camisinin ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı kesinlik kazanamamıştır. Bununla beraber XI.yüzyılda Selçuklular tarafından depo olarak yaptırıldığı, Hamidoğulları döneminde, XIV.yüzyılda Hızır Bey’in camiye çevirdiği ileri sürülmüştür. Cami 1814 yılında Eğirdir’de çıkan yangın sırasında yanmış, Eğirdir Mütesellimi ve Muhafızı Yılanlıoğlu Şen Ali Ağa tarafından halktan toplanan paralarla eski şekline uygun biçimde yeniden yapılmıştır. Hacı Murat Ağa da 1883 yılında çatısını kiremit ile kaplatmıştır.

Ulu Cami olarak da bilinen bu yapının duvarları kâgir, üstü de toprak dam ile örtülüdür. Kış aylarında toprak dam üzerinde biriken karların dışarıya atılabilmesi için üst örtünün bir bölümü açık bırakılmıştır. Cami dikdörtgen planlıdır. Doğu duvarı surlara bitişiktir. Giriş kapısı Selçuklu geleneğini sürdüren Hamidoğulları mimarisinin tipik bir örneği olup taş içliğinin güzel örneklerinden birisini sergilemektedir. Kapıyı çepeçevre kuşatan kabartma silmeler çeşitli taş bezemelerle süslenmiştir.

Sefer Ağa Camisi (Sütçüler)
Isparta Sütçüler ilçesinde bulunan Sefer Ağa Camisi’ni 1296 yılında yaptırılmıştır. Sultan III. Murat zamanında 1590’da onarılmıştır. Zamanla harap olan camiyi Muhiddin oğlu Şeyh Muhammet yıktırmış ve yeniden yaptırmıştır. Kapısının üzerinde Arap harfleri ile yazılmış kitabesinden 1955-1959 ve 1977 yıllarında onarıldığı öğrenilmektedir. Cami kare planlı olup üzeri tek bir kubbe ile örtülmüştür. Caminin önünde dört sütunlu ve üç bölümlü bir son cemaat yeri bulunmaktadır. Kesme taştan yapılmış olan caminin altıgen kaideli yuvarlak gövdeli tek şerefeli minaresi bulunmaktadır. Bu minare orijinal olup eski camiden arta kalan tek örnektir.

Alaaddin Camii
Isparta Uluborlu ilçesinde, Eski Kasaba’da bulunan Alaeddin Camisi, Sultan Alaaddin Keykubat zamanında 1231 yılında Sultan II. Kılıç Arslan’ın torunu ve Tuğrul Şah’ın kızı tarafından yaptırmıştır. Sultan II.Gıyaseddin Mesud zamanında, Bedrettin Ömer Bin Emirülhaç camiyi 1281’de tamir ettirmiştir. Uluborluların yerlilerinden Vahap Kadı 1652’de ikinci kez tamir ettirmiştir. Cami 1909 yılında yanmış, 1927 yılında yeniden yapılırcasına onarılmıştır. Hacı Nuri Altın Tabak 1932 yılında caminin bazı bölümlerini onarmıştır.

Devlethan Camisi (Yalvaç)
Isparta Devlethan Camisi’nin ne zaman ve kimin tarafından yaptırıldığı ve mimarının kim olduğu kesinlik kazanamamıştır. Bununla beraber, Anadolu Selçuklu Sultanı I. Mesud’un oğlu Devlethan adına veya Selçuklu hükümdarlarından birinin kız kardeşi olan Devlet Hatun tarafından yaptırıldığı ileri sürülmüşse de bu iddialar da kesinlik kazanamamıştır.
Devlethan Camisi ilçe merkezindedir. Devşirme malzeme ile yapılan camide Beylikler dönemi dış cephe özellikleri görülmektedir. İbadet mekanı enine üç sütun dizisi ile dört sahına ayrılmış üzeri kırma çatı ile örtülmüştür. Caminin tek minaresi yapının kuzeydoğu köşesinde yer almaktadır. Mihrabı ve minberi sade ve bezemesizdir. Cami çeşitli zamanlarda onarım geçirdiğinden ötürü orijinalliğinden büyük ölçüde uzaklaşmıştır.

Yeni Cami (Yalvaç)
Isparta ilçe merkezinde, Devlethan Camisi’nin hemen önünde bulunan Yeni Cami XIX. yüzyılda yapılmıştır. Banisi ve mimarı bilinmemektedir. Duvarları dıştan moloz taş, içten horasan harcı ile yapılan cami kare planlıdır. İbadet mekanı dört sütun üzerine oturan bir kubbe ile örtülmüştür. Bunun da üzeri kırma çatılıdır. Minare kuzeybatı köşede bulunmaktadır. Mihrabı ve minberi oldukça sadedir. Kubbe ve iç mekandaki bezemeler XX.yüzyılın sonlarına aittir.
 
Sitemizin 853081 ziyaretçisiniz.

www.yesilsutculer.tr.gg

Author: Melih // Category: Etkinlikler

Hosgeldiniz
www.yesilsutculer.tr.gg sitemize bugüne kadar 208668 ziyaretçi ulasmıstır umarız daha iyi olabiliriz, Biz sütcüler daha iyi tanıtıyoruz, çünkü bizim sitemizin muhabirlerimiz sizlersiniz, Biz daha iyisi olana kadar en iyisi biziz.

google.com, pub-7162523735140679, DIRECT, f08c47fec0942fa0
google.com, pub-7162523735140679, DIRECT, f08c47fec0942fa0

www.yesilsutculer.tr.gg

Author: admin // Category: Etkinlikler

Geleneksel 22. Dut ve Pekmez Şenlikleri bu yıl 9-10 Temmuz 2010 tarihlerinde ilçemizde düzenlenecektir.Tüm halkımız davetlidir.

20.SÜTCÜLER DUT VE PEKMEZ FESTİVALİ | http://www.yesilsutculer.tr.gg

Yeni yaptıgımız tasarım umarız hosunuza gitmiştir, daha iyi olmak için calısıyoruz. iyi seyirler.

Yeni yaptıgımız tasarım umarız hosunuza gitmiştir, daha iyi olmak için calısıyoruz. iyi seyirler

Sütcüler;, Sütcüler llçemize ait Özellikler- Tarihi ve Turistik Değerler

Sütcüler llçemize ait Özellikler- Tarihi ve Turistik Değerler

Sütcüler llçemize ait Özellikler- Tarihi ve Turistik Değerler: -Yıva (Bavlu), 1478-1501 tahrir kayıtlarında nahiye (zeamet), 1522 ve 1568 tahrir kayıtlarında kaza, Katip Çelebi'nin Cihannümasında ise kaza olarak görülmektedir. Bavulu şekline dönüşen isim, Cumhuriyet döneminde 1962 yılına kadar sürmüş, bu tarihte yerleşime dağ-dağlık anlamına gelen Cebel ismi verilmiştir. 1938 yılında, belde halkının büyük şehirlerde sütçülük yapmaları üzerine ismi Sütçüler olarak değiştirilmiş ve Eğirdir'e bağlı bir nahiye iken ilçe statüsü verilmiştir. * Adada Antik Kent ( Sağrak Köyü Zengi Mevkii),Kocaköy (PEDNELİSSOS) Kesme Kasabası,Mağara (Aşağı yaylabel Köyü civarı),Kurşunlu Harabeleri (Kasımlar-Karadutlar Mevkii),Seferağa Camii (Sütçüler Merkez),Asar Kalesi Kalıntıları (Hacıaliler Köyü Çağıllıpınar Mevkii),Sığırlık Kalesi Kalıntıları (Yeşilyurt Köyü),Sur Kalıntıları (Sütçüler Merkez Taşkapı Mevkii),Kitabe (Belen Mahallesi),Mağara ve Sarnıçlar (Beydilli Köyü) Su Yolu Kalıntıları (Gürleyik-Tota-Zengi arası), Melikler Kalesi (Melikler Köyü Bahçe Mevkii),Mağara (Karadağ),İnsuyu-Yeraltı Suyu (Bekirağalar Köyü),Mağara (Selimler Sarıtaş Köyü),Şeyh Muslihittin Türbesi (Şeyhler Türbesi),Yazılıkaya Kanyonu, (Sütçüler-Çandır arası),Karacaören Barajı (Çandır Köyü),Küçüksu Alabalık Tesisi (Yeşilyurt Köyü),İçmeler (Kasımlar yolu Tota Mevkii),Köprüçay Kanyonu (Kasımlar-Manavgat arası) Sütçüler Dut Pekmezi festivali her yıl Temmuz ayı içerisinde yapılmaktadır. .

Sütcüler yazısı, Sütcüler ile ilgili, Sütcüler tezi

Isparta ilinin güneyinde bulunan Sütçüler ilçesi, çok daglık, arazinin egim degerleri yüksek ve ormanlık bir alandır. Arazinin bu yapısı nüfus ve yerlesmeyi sekillendirmis, yörede az nüfuslu küçük köy ve bu köylere baglı mahallelerin olusumuna ortam hazırlamıstır. Bir köy merkezine baglı bulunan mahalleler, bazen sadece birkaç ailenin yasadıgı üç bes ev ve eklentisinden meydana gelmekte, bazen de baglı oldugu köyden daha fazla nüfusa sahip olabilmektedir. Bu kır yerlesmelerinde tarım, hayvancılık, balıkçılık, arıcılık, orman isçiligi gibi ekonomik faaliyetler sürdürülmektedir. Ancak bu kır yerlesmelerinin dagınık, az nüfuslu ve ekonomik gelir düzeyinin çok düsük olmasından dolayı, Sütçüler kırsalından, basta Isparta sehrine olmak üzere göç olayı yasanmaktadır. Anahtar Kelimeler: Yerlesme, Dagınık yerlesme, Mahalle,Tarım, Hayvancılık.

ABSTRACT Sütçüler district located in Southern Isparta is an area which is very mountainous, high slopes values of the lands and woodland. This structure of the land shaped the settlement, and it created an environment to exist a less populated villages and district attached to the villages. The districts attached a village centre some time take place three or five houses where a few family are living in. However, sometimes it might have much population than the village that it is attached. Economic activities of this rural settlement carried out in these fields such as, fishing, cattleman, occupation of mountain, beekeeping. Because of being less populated and very low standard of living in these rural settlements, peoples migrate from rural settlement of Sütçüler to Isparta City. Low standard of transportation makes the education, health services difficult. Key Words; Settlement, scattered settlement, district, agriculture, animal husbandry.

  • SÜTÇÜLER’İN BASLICA COGRAFİ ÖZELLİKLERİ
  • KIR YERLESMELERİNİN BASLICA ÖZELLİKLERİ
  • Sütçüler’de Köylerin Rakım Degerleri

Sütçüler ilçesi, Isparta ilinin güneyinde yer almaktadır. Dogusunda Konya iline baglı Beysehir ve Derebucak, kuzey ve kuzeybatısında Egirdir ilçesi, güneyinde Antalya iline baglı Serik ve Manavgat ilçeleri, batısında Burdur ilinin Bucak ilçesi ile çevrilidir (Sekil-1). Yaklasık 128.800 hektar alanı ile Isparta ilinin, hemen hemen % 14’ünü içerirr. Kapladıgı alan itibarıyla Isparta’nın büyük ilçelerinden birisidir. Arazisinin denizden yüksekligi, 250 ile 2500 m arasında degismektedir. Batı Torosların güneybatı, kuzeydogu ve güneydogu dogrultusunda sıkısarak birbiri içine girmesinden meydana gelen üçgen içinde yer alması nedeniyle, Sütçüler’in tamamı daglık bir alan içerisinde bulunmaktadır. İçinde bulundugu fiziki ortamın sonucu topografik yapısı kısa mesafeler içinde degisen, engebeli alanların genis yer kapladıgı Sütçüler’de düz arazi çok azdır. İlçe’de düzlükler genelde plato görünümündedir ve dagların yüksek yerlerinde bulunmaktadır. Sütçüler’de arazinin topografik yapısı ve bitki örtüsü, nüfus ve yerlesmeyi de etkilemistir. Alanının büyüklügünün aksine, Sütçüler az nüfuslu bir ilçedir.


Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol